KÜLT ÖNDERİ

S: Çevrenizde büyüyen şey gazeteler tarafından bir kült, bir mezhep olarak sunuldu. Gerçekten öyle mi? Değilse, ne olduğunu açıklayabilir misiniz?

Y: Bu yalnızca bir hareket; ne bir kült, ne bir mezhep, ne bir din; bu bir meditasyon hareketi, içsel olanın bilimini yaratmak için bir çaba. Bu bir bilinçlilik bilimi. Nasıl bilim nesnel dünya içinse, bu hareket öznel dünyanın bilimini hazırlamaktadır.

Bilim adamı her şeyi inceler, biz ise bilim adamını.

Aksi halde o hesaba katılmamış olur! Kendisi hariç her şeyi öğrenmiş olur. Albert Ensitein'ın bütün dünyada yalnızca on iki kişinin anlayabileceği kadar fizik bilmesi, ama kendisi hakkında hiçbir şey bilmemesi gerçekten ayıp olur. Bu çok çirkin bir durum.

Bu yüzden benim çalışmam bir din değil, bir dindarlık yaratmak için bir harekettir. Ben dindarlığı bir nitelik olarak alıyorum; bir organizasyonda üyelik değil, insanın benliği hakkında içsel bir deneyim.

Bir röportajdan

Private National Network, İtalya



KESİNLİKLE BEYNİNİZ YIKANMIŞ. BEN KURU TEMİZLEME makinesi kullanıyorum. Ben eski moda değilim. Ve doğal olarak sen bağımlısın. Kim olmaz ki? Bağımlılık her zaman kötü değildir. Güzelliğe, şiire, dramaya, heykele bağımlıysan, kimse sana bağımlılıktan vazgeçmeni söylemez. Bağımlılık ancak seni bilinçsiz kılıyorsa bırakılmalıdır. Alkoliklere bağımlılıktan vazgeçmeleri söylenir, ama burada benim öğretim bilinçlilik üzerinedir. Ona giderek, daha fazla bağımlı olun.

Ve beyninin yıkanmış olmasında yanlış olan nedir? Onu her gün yıkayın, temiz tutun. Hamam böceklerinden hoşlanır mısın? Ben insanların beynini yıkarken hamamböcekleri bulurum. Hamam böcekleri çok özel hayvanlardır. Bilimsel olarak anlaşılmıştır ki, insanın bulunduğu her yerde hamam böcekleri bulunur ve hamam böceklerinin bulunduğu her yerde insan da bulunur. Onlar hep birliktedir, en eski yoldaşlarımız onlardır.

Beyninde ne var? Bu yüzden onu yıkamak kesinlikle doğrudur. Ama insanlar ona çok yanlış bir anlam vermiştir; onlar yanlış insanlardır.

Hıristiyanlar Hıristiyanların beynini yıkayanlardan korkarlar, çünkü o zaman Hıristiyan olmayacaklardır. Hindular korkarlar, çünkü o zaman o insanlar Hindu olmayacaktır. Müslümanlar korkar, komünistler korkar. Herkes beyin yıkanmasından korkar.

Ben kesinlikle ona taraftarım.

Eski bir deyiş vardı: "Temizlik Tanrı'dan gelir." Artık Tanrı yok, bu yüzden geriye yalnızca temizlik kaldı. Temizlik Tanrı'dır.

Ve ben beyin yıkamaktan da korkmuyorum, çünkü ben zihnine hamam böceği yerleştirmiyorum. Ben sana temiz bir zihin deneyimi yaşama fırsatı veriyorum ve bir kez temiz zihni anlayınca, bir daha asla kimsenin beynine çöp ve pislik doldurmasına izin vermeyeceksin. Onlar suçludurlar.

Beyin yıkama suç değildir. Onu kim kirletmiştir? Başka insanların zihnini kirletmek suçtur, ama dünyanın her yerinde tüm dinler, tüm siyasi önderler zihnini tuvalet olarak kullanmaktadırlar. Bu çirkin adamlar beyin yıkamayı küçük düşürmüştür; aksi halde beyin yıkamak kesinlikle iyidir. Ben bir beyin yıkayıcıyım.

Ve bana gelenler beyin yıkayan, zihinlerini her tür hamamböceğinden temizleyen bir adama geldiklerini açıkça bilmelidirler. Hindu, Müslüman, Hıristiyan; onlar hamam böcekleri yerleştirip durdukları ve ben insanların zihinlerini temizlediğim için hepsi bana karşıdır.

Bu yalnızca zamanın dinsel çamaşır günüdür.

BENİM ÇABAM ZİHNİNİZDEKİ HER TÜR GELENEĞİ, tutuculuğu, batıl inancı uzaklaştırmaktır, ki bir zihinsizlik durumu, mutlak sessizlik durumu, düşüncenin bile hareket etmediği -bilinçlilik gölünde tek bir dalganın bile olmadığı- bir durum edinesin.

Ve her şeyi senin yapman gerekir. Ben, "Beni izleyin, ben kurtarıcıyım. Seni kurtaracağım." demiyorum. Bütün bunlar saçmalık. Seni kendin dışında kimse kurtaramaz. Ve tinsel bağımsızlık, bağımsızlık adı verilebilecek tek bağımsızlıktır. Tüm diğer bağımsızlıklar -politik, ekonomik- yalnızca şöyle böyledir, yüzeyseldir. Gerçek ve hakiki bağımsızlık senin içsel büyümen için kimseye bağımlı olmamandır.

Bana gelenler gittikçe daha fazla bağımsız, gittikçe daha fazla kendileri olmuştur. İşte bu yüzden beni severler. Ben onları bir kalabalık yapmıyorum, onları mutlak bireyler yapıyorum. Onlara uygulanacak ideolojiler, düzenler bile vermiyorum; ben yalnızca deneyimlerini paylaşıyorum. Onlar bu deneyimlerden kendi düzenlerini bulmak zorunda.

Bu bir usta-müritlik ilişkisi değil, yoldaşlık. Bu usta ile potansiyel ustaların yoldaşlığı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder